İnsanlık tarihinin en köklü alkollü içeceklerinden biri olan biranın tarihçesi M.Ö. 3500’lü yıllara kadar uzanıyor. İçinde yaşadığımız modern çağın içki kültürünün de çok önemli bir parçasını oluşturan biralar, tarih boyunca hem gündelik hayatta hem de dini törenlerde yaygın şekilde tüketilmiş.
Özellikle 14. yüzyılda birahanelerin açılmaya başlaması, Avrupa’da çok köklü bir bira kültürünün gelişmesine vesile olmuş. Soğutma sistemlerinin gelişmesi de biranın kalitesini gitgide artırınca tüketimi de daha çok yaygınlaşmış. Günümüzde yüzlerce farklı bira markasından ve binlerce bira çeşidinden söz edebiliyoruz. Peki, bunlar içinde hangileri daha çok ön plana çıkıyor? Dünyanın en ünlü bira markaları hangileri? Bira çeşitleri hangi kategorilere ayrılıyor? Gelin, birlikte dünyanın en iyi biralarını daha yakından tanıyalım ve listemizin sonunda ülkemizde en sık karşılaştığımız bira markalarının da ismini analım.
1. Guinness
Günümüzde dünyanın en çok ilgi gören bira markalarından biri olan Guinness, 1759 yılından bu yana İrlanda’nın başkenti Dublin’in St. James’s...
İrlanda’nın ünlü siyah birası Guinness, günümüzde dünya genelinde en çok satan bira markalarından biri. Tamamı siyah bira (stout) olmak üzere, Guinness’in imzasını taşıyan birkaç farklı bira çeşidi bulunuyor. Ülkemizde genellikle tek bir türün satışı yapılsa da özellikle İrlanda’da Foreign Extra, Extra Cold, Extra Stout ve Draught gibi farklı bira seçeneklerine rastlamak mümkün. Ülkemizde satılan Guinness Bira, %4,2 oranında alkol içeriyor. Stout, kavrulmuş sek arpa veya arpa maltı kullanılarak üretilen siyah bira türünün genel adı. Guinness de bu türe dahil olduğu için, koyu rengi ve kremayı andıran yoğun kıvamlı köpüğüyle kendine has bir görünüme sahip. Tadı da beyaz biralara kıyasla daha yoğun.
Guinness’in en önemli özelliklerinden biri, söz konusu yoğun kıvamlı köpüğü oluşturabilmesi ve koruyabilmesi için özel tasarımlı bir ambalaja sahip olması. Guinness’in kutularının içinde, içinde bira bulunan minik bir metal bilye yer alıyor. Kutu açıldığında oluşan basınç sebebiyle bu bilye deliniyor ve içindeki bira buradan akarken nitrojen baloncukları meydana geliyor. Böylece birayı bardağa boşalttığınızda karşınıza çıkan kaymağımsı köpük, siz birayı içerken de hacmini korumaya devam ediyor. Guinness’e yaklaşık dört yıl ve beş milyon sterline mal olan bu akıllı mekanizma, aynı zamanda markanın devamlı yükselen satış grafiğinin de en önemli sebeplerinden biri. Dublin’de, Guinness’in üretim aşamalarına ilişkin detaylı bilgiler alabileceğiniz ve tadım yapabileceğiniz bir müze/fabrika da mevcut. Ülkemize Guinness’in ithalatı ise Türk Tuborg tarafından yapılıyor.
2. Pilsner Urquell
Günümüzde dünyada bira tüketiminin üçte ikisini açık renkli ve berrak görünümlü pilsner biraları oluşturuyor. Bu bira türünün tarihçesi de 1800’lü...
Siyah biranın seveni çok olsa da dünyadaki bira tüketicilerinin üçte ikisinden fazlası açık renkli lager biraları tercih ediyor. 1842 yılında Bohemya’nın Pilsen kentinde doğan (kent günümüzde Çekya topraklarında) ve ismini de buradan olan Pilsner Urquell de dünyanın ilk sarı renkli lager birası olma unvanına sahip. Dolayısıyla aslında pilsner kategorisindeki tüm biraların atası sayılıyor ve günümüzde de ismi kolay kolay en çok satan biralar listelerinden düşmüyor.
Her ne kadar Pilsen şehrinde bira üretimi 13. yüzyıl sonlarında başlamış olsa da Bohemya’da 1800’lerin ortalarına dek hep ale biralar üretiliyormuş. Hatta Bohemya halkı bu durumdan hiç memnun değilmiş ve tepkilerini bira fıçılarını sokağa dökerek gösteriyormuş. Pilsen yöneticileri bu tepkiye karşılık olarak, yaklaşık bir yıl sonra kente bir bira fabrikası kurmuş. Bu dönemde Měšťanský Pivovar Plzeň olarak adlandırılan fabrika, günümüzde Pilsner Urquell ismini taşıyor. İlk bira serisini 1842 yılında piyasaya süren marka, Saaz isimli düşük acılık oranına sahip şerbetçiotunu kullanması sayesinde aslında bira tarihinde bir devrime imza atmış. Bavyeralı bira üreticisi Josef Groll’ün üç yıllık çalışmaları sayesinde ortaya, bugün gayet yakınan tanıdığımız sarı renkli ve berrak görünümlü pilsner birası çıkmış. Pilsner Urquell %4,4 oranında alkol içeriyor.
3. Heineken
Avrupa’nın birinci, dünyanın ise ikinci en çok satan bira markası olan Heineken, 1864 yılında Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da kurulmuş. Bu dev...
Satış rakamlarıyla Avrupa’nın lideri, dünyanın ise ikinci markası olmayı başaran Heineken merkezi Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da bulunan dev bir şirket. 1864 yılında Gerard Adriaan Heineken’in kurduğu bu marka, günümüzde yerel ve uluslararası toplamda 170 farklı şirketi de aynı çatı altında buluşturuyor. Amstel, Birra Morretti ve 33 Export bunlardan yalnızca bazıları. Dünya genelinde 85 bini aşkın kişiyi istihdam eden Heineken’in de ülkemizde markayla aynı ismi taşıyan birası satılıyor. Türkiye’de rastlaması pek kolay olmasa da, aslında Heineken 0.0, Heineken 3 ve Heineken Extra Cold gibi seçenekler de mevcut. Heineken pilsner bira türünde ve %5 oranında alkol içeriyor.
Pilsner biraların genelinde olduğu gibi, Heineken’in de yumuşak içimli ve şerbetçiotundan gelen özel bir aroması bulunduğunu söyleyebiliriz. Açık renkli ve hafif gövdeli bu bira meyve aromaları ile şerbetçiotunun buruk lezzeti arasında oldukça başarılı bir denge kuruyor.
4. Budweiser Budvar Brewery
Budweiser Budvar Brewery ya da kısa ismiyle Budweiser, Çekya’nın České Budějovice isimli ve Almancada Budweis olarak adlandırılan kentinde kurulmuş bir...
Dünyanın en çok ilgi gören biralarından birinin Budweiser olduğuna kuşku yok ama aslında bu konu biraz karışık. Çünkü aslında her ikisi de oldukça popüler olan iki Budweiser markası var. Bunlardan biri Çek, diğeri ise Amerikan. 20. yüzyıldan bu yana iki ülke arasında devam eden isim hakkı kavgası işi epey karmaşıklaştırmış olsa da elimizden geldiğinde basit bir şekilde konuyu özetlemeye çalışacağız.
Çek markası Budweiser Budvar Brewery, ismini o dönemde Bohemya Krallığı adını taşıyan Çekya’nın Almancada Budweis olarak adlandırılan kentinden alıyor. Budweis’lı anlamına gelen Budweiser sözcüğü, aslında bu kentte üretilen biraları ayırt edici kılmak için özel olarak seçilmiş. Çekçede České Budějovice olarak adlandırılan bu bölgede bira üretimi, Bohemya Kralı II. Ottokar’ın üretim haklarını kente verdiği 1265 yılında başlamış. Pale lager türündeki bu açık renkli ve yumuşak içimli biralar hem arpa hem de şerbetçiotu içeriyor. Budweiser imzalı biralar uzun bir süre belediyelere ciddi bir gelir kazanırsa da Otuz Yıl Savaşları’nın harap ettiği Avrupa’da elbette işler pek yolunda gitmemiş. Bohemya Krallığı savaşın ardından Habsburg yönetimine geçince, Budweiser da haliyle dünyaya açılamamış.
1795 yılında Budweis’ın Almanca konuşan vatandaşları Budweiser Bürgerbräu isimli bir bira fabrikası kurmuş ve 1802’de üretime başlamış. 1875 yılında, üretilen biralar ABD’ye de ihraç edilmiş. Bu dönemde ABD’ye göçmüş olan bir Alman olan Adolphus Busch, Avrupa’ya yaptığı ziyaretlerde Budweiser birasıyla o kadar sık karşılaşmış ki, kendi bira markasına da Budweiser ismini vermeye ve Çek usulüyle üretim yapmaya karar vermiş. Zaten işler tam olarak burada karışmış. II. Dünya Savaşı ve Soğuk Savaş dönemlerinde Amerikan Budweiser markasının rekabet açısından gerisinde kalan Çek Budweiser’ı, ününü yavaş yavaş ABD’ye kaptırmaya başlamış.
1907-1980 yılları arasında Çek tarafından isim hakkında ilişkin gelen itirazları para ödeyerek savuşturan ABD, devamındaki süreçte yüzü aşkın davayla uğraşmak durumunda kalmış. Detayları anlatarak sizi sıkmayalım ama günümüzde geldiğimiz durum şu: Budweiser isim hakkı Kuzey Amerika’da ABD markasına, Avrupa’nın büyük çoğunluğunda da Çek markasına ait. Bu sebeple de ABD markası Avrupa’da Bud ismini, Çek markası da Kuzey Amerika’da Czechvar ismini kullanıyor. Her iki bira türü de pale lager ve %5 oranında alkol içeriyor. Fakat Çek Budweiser’ı daha yoğun aromalı ve dengeli lezzetiyle damakta kalıcı ve hoş bir tat bırakıyor.
5. Budweiser (Bud)
Amerika Birleşik Devletleri sınırları içinde en çok satan bira olma unvanına sahip olan Budweiser, kısa ismiyle Bud, dünyada sekseni aşkın...
Biraz önce de isminden bol bol söz ettiğimiz Amerikan Budweiser’ı, Avrupa’daki ismiyle Bud, 1876 yılında kurulmuş. Bir yıl sonra üretime geçen marka aslında Carl Conrad’a ait Carl Conrad & Co şirketine aitmiş. Fakat bu şirket iflasını açıklayınca, zaten isim hakkı mevzusuyla epeydir uğraşmakta olan Anheuser-Busch şirketi Budweiser markasını satın almış. Bu şirket de ismini kurucuları olan Eberhard Anheuser ile Adolphus Busch’tan alıyor, ki Busch ile az önce zaten tanışmıştık. Anheuser-Busch InBev isimli şirket günümüzde dünyanın en büyük bira üreticisi olma unvanına da sahip. Budweiser ya da kısa ismiyle Bud, günümüzde dünyanın sekseni aşkın ülkesinde satılıyor.
Bud arpa, maya ve şerbetçiotunun yanı sıra, %30 gibi hiç de düşük olmayan bir oranda pirinç içeren bir bira. Bu sayede daha yumuşak içimli, ki bu kadar yaygın şekilde tüketilmesinin temel sebeplerinden biri de bu. %5 oranında alkol içeriyor ve ülkemizde üretimi Anadolu Efes’in tesislerinde gerçekleştiriliyor.
6. Corona
Meksika’nın en değerli markalarından biri olarak kabul edilen Corona, aynı zamanda Amerikan bira pazarının da en önemli markaları arasında gösterilmeye...
Yumuşak içimli ve Amerika’da çok sevilen biralardan söz etmişken Corona’yı da pas geçmemek gerek. Corona aslında 1925 yılında Meksika’da kurulmuş bir marka. Hem transparan şişesi hem de ağzına yerleştirilen limon/lime dilimi eşliğinde servis edilmesiyle kendine has bir üne sahip. Günümüzde 150’den fazla ülkede satılan ve Anadolu Efes’in lisanslı üretimini yaptığı bu marka, %4,6 oranında alkol içeren Corona Extra isimli birasıyla Amerika’da zirveye oynuyor. Zaten Corona’nın Meksika’da yaklaşık on yılda en çok tercih edilen bira olması sonucunda, Amerika’nın markadan kendi ülkesinde de dağıtım yapmasını talep etmiş. Amerikan halkı da bu yumuşak içimli pale lager biraya bayılınca, Corona satışları patlamış.
Aslında Corona markasının Corona Light ve Corona Extra Light isimli düşük kalorili biraları da var ama bunlar ülkemizde bulunmuyor. Corona Extra’nın pazarlama amacıyla şeffaf şişede satılması, esasen biranın UV ışınlarıyla temas edip epey kötü bir kokuya sahip olmasına yol açıyor. Fakat artık bu koku da Corona ile özdeşleşmiş durumda ve kişileri pek de rahatsız etmiyor.
7. Beck’s
Dünyanın en çok ilgi gören pilsner tipi bira markalarından biri olan Beck’s, Almanya’nın mızıkacılarıyla ilgili masalıyla da tanıdığımız kenti Bremen’de...
%5 oranında alkol içeren pilsner türü popüler biralardan bir diğeri de Beck’s. İlk fabrikası 1873 yılında Almanya’nın Bremen kentinde kurulan marka, dünyanın 120’yi aşkın ülkesine satış yapıyor. Bu ülkelerden bazıları lisanslı üretim hakkına da sahip ve onlardan biri de Türkiye. Üretimi Anadolu Efes tesislerinde yapılan Beck’s, Bud’a kıyasla daha yoğun bir aromaya sahip. Lager tipi biralarda çok yumuşak içimli olanlar size hitap etmiyorsa Beck’s’i daha çok sevebilirsiniz.
8. Stella Artois
Dünyanın en ünlü bira markaları arasında gösterilen Stella Artois, tarihçesi 1926 yılına dek uzanan bir Belçika markası. Stella Artois biraları...
Altın sarısı rengi ve yeşil şişesiyle özdeşleşen Stella Artois, Belçika’nın en ünlü bira markalarından biri. Markanın logosunda “1366’dan beri” anlamına gelen “Anno 1336” ibaresi göze çarpıyor ama aslında bu ifade biraz yanıltıcı. Stella Artois’nın merkezi Belçika’nın Leuven kentinde bulunuyor ve bu kentte bira üretiminin 1366 yılında Den Hoorn isimli birahanede başladığı biliniyor. Markanın üretim tarihine dahil olması ise Sebastianus Artois’nın 1717 yılında birahaneyi devralmasıyla başlıyor, ki Stella Artois markasıyla piyasaya bira sürülmesi daha da sonrasına, 1926 yılına dayanıyor. Dolayısıyla markanın kendi tarihçesini daha da köklü göstermek için bir kelime oyununa başvurduğunu belirtmek gerek.
AB InBev çatısı altında yer alan Stella Artois’nın markayla aynı ismi taşıyan ikonik birası yeşil şişesi ve altın sarısı rengiyle hemen göze çarpıyor. İçinde Saaz şerbetçiotu bulunuyor ve alkol oranı %4,8-%5,2 arasında değişiyor. Oran ürünün pazarlandığı ülkeye bağlı olarak belirleniyor.
9. Duvel
Günümüzde dünyanın en ünlü bira markaları arasında yer alan Duvel, tam ismiyle Duvel Moortgat Brewery (Brouwerij Duvel Moortgat), Belçika merkezli...
Belçika biraları dendiğinde akla gelen bir diğer marka da Duvel. Markanın 1871 yılında Belçika’nın Antwerp eyaletinde Moortgat ailesi tarafından kurulan bira fabrikasıyla başlayan yolculuğu, bugün Belçika’daki birçok farklı bira fabrikasının da satın alınmasıyla hız kesmeden devam ediyor. Duvel’in ana birası da markayla aynı ismi taşıyor. Fakat bu bira aslında ilk piyasaya sürüldüğünde, I. Dünya Savaşı’na ithafen Victory Ale ismini taşıyormuş. %8,5 gibi oldukça yüksek bir alkol oranına sahip olması sebebiyle, 1920’li yıllarda isminin şeytan anlamına gelen Duvel ile değiştirilmesine karar verilmiş.
Bu değişikliğin ardından kısa süre içinde, Duvel markanın amiral gemisi ürünü olmayı başarmış. Saaz ve Syrian Goldings şerbetçiotları ile pilsner maltı içeren Duvel, Belçika stili pale ale biraları içinde en ünlülerinden biri. Lale formundaki bardağı da onun bu kadar ikonik bir ürün haline gelmiş olmasında önemli bir rol oynuyor.
10. Hoegaarden
Günümüzde dünya genelinde arpa birasının üretimi ve tüketimi çok daha yaygın olsa da, buğday maltından üretilen buğday biralarını tercih edenlerin...
Gelelim, buğday biralarından söz etmeye. Belçika stili bir buğday birası (witbier) olan Hoegaarden’ın tarihçesi aslında neredeyse Orta Çağ’a kadar uzanıyor. Belçika’nın markayla aynı ismi taşıyan köyü bu dönemde bile beyaz bira üreticiliğine ev sahipliği yapıyormuş. 1950’lerde bölgedeki son üretici de kepenk kapatma kararı alsa da Pierre Celis isimli bir bölge sakini bu özel bira türünü tekrar üretmeye karar vermiş. Hoegaarden’ın ilk olarak 1445 yılında kurulmuş fabrikasını tekrar hayata döndürmüş ve Interbrew isimli şirkete satmış. Bu şirket ilerleyen yıllarda AmBev ile birleşip Anheuser-Busch InBev şirketine dönüşmüş.
Hoegaarden’ın buğday, maya, portakal kabuğu, şerbetçiotu ve kişniş aromaları içeren özel bir lezzeti var. Filtresiz olduğu için rengi de biraz bulanık. Özellikle portakal kabuğu aromasını daha baskın hale getirmek amacıyla, genellikle limon dilimi eşliğinde servis ediliyor. Hoegaarden’ın alkol oranı %4,9 ama markanın Grand Cru, Forbidden Fruit ve Julius gibi %8’den fazla alkol içeren bira seçenekleri de mevcut. Ne var ki, bu çeşitlerle bizim ülkemizde pek sık karşılaşılmıyor.
11. Weihenstephaner
Kendisini “dünyanın en eski bira fabrikası” olarak adlandırılan Weihenstephaner, tam ismiyle Bayerische Staatsbrauerei Weihenstephan, Bavyera’nın Freising isimli şehrinde ve eski...
Tarihçesi 1146 yılına uzanıyor gibi görünse de doğruluğu henüz kabul görmemiş bazı kaynaklara 1040 yılında kurulduğuna dair ipuçları bulunan Weihenstephaner, kendini dünyanın en eski bira fabrikası olarak tanımlayan bir marka. Bavyera’nın Freising kentindeki manastıra bira üretimi yapma hakkı verilmesi sonucunda ortaya çıkmış, ki bu manastırın yakınlarında 700’lü yıllarda da şerbetçiotu bahçeleri olduğu iddia ediliyor. Buğday birası üreticisi kategorisinde yer alan Weihenstephaner 1921 yılında bugünkü ismini almış. Filtresiz olması nedeniyle hafif bulanık bir görünüme sahip olan bira; limon, kakule, karanfil ve muz notalarıyla şerbetçiotunun hafif acılığını buluşturuyor.
12. Franziskaner Weissbier
Buğday biralarının en ön plana çıktığı ve ilgi gördüğü ülkelerin Almanya ve Belçika olduğunu söylemek mümkün. Hatta genellikle buğday birası...
Ünlü Alman buğday biralarından söz etmişken Franziskaner Weissbier’ı da atlamamak gerek. Tarihçesi 1363 yılına kadar uzanan bu köklü marka, Fransisken manastırının karşısına açılan Franziskaner isimli birahane aracılığıyla doğmuş. Bir katolik tarikatı olan Fransiskenlerin bu dönemde gerçekleştirdiği bira üretimi geleneği günümüzde bile hâlen devam ediyor. Alman buğday biraları en az %50 oranında buğday içermek zorunda ve Franziskaner Weissbier da bu sebeple kalın gövdeli biralar üretiyor. %5 oranında alkol içeren bira hafif bulanık bir görünüme sahip. Damakta şerbetçiotunun acılığıyla birlikte turunçgil ve egzotik meyve aromaları da bırakıyor.
13. BrewDog
Henüz 24 yaşındayken İngiltere’nin bira pazarını sıkıcı bulduklarına karar vermeleri üzerine kendi özel yapım biralarını üretmeye başlayan iki arkadaşın bugün...
Dünyayı craft bira kavramıyla tanıştırma rolünü büyük oranda üstlenen BrewDog, İngiltere’de yaşayan 24 yaşındaki iki gencin kendi ülkelerinin bira pazarını sıkıcı bulmaları sonucunda doğmuş bir marka. Bunun üzerine İskoçya’daki bir kasabada kendi özel biralarını üretmeye başlayan ikili, şişeleri elle doldurdukları ve biraları kamyonet kasasında yerel pazarlara sattıkları günlerden bugün bambaşka bir noktaya gelmiş. 55’i aşkın ülkeye satış yapan ve biralarını Türkiye’ye de ithal eden BrewDog, başta Punk IPA (Indian Pale Ale) olmak üzere birbirinden çok popüler 80’den fazla birayı piyasaya sürmüş durumda. Markanın bira müzesi ve dünyada bir ilk olma özelliği taşıyan butik bira oteli de ziyaretçilerden yoğun ilgi görüyor.
BrewDog’un en ünlü biralarından biri olan Punk IPA greyfurt, ananas ve Yeni Zelanda/Avustralya şerbetçiotları içeriyor. Damakta hafif acı notalar bırakan bira, aynı zamanda 2021 yılının en çok tercih edilen on birası listesine de üçüncü sıradan giriş yapmıştı.
14. Snow
1993 yılında Çin’in Shenyang bölgesinde kurulan Snow, günümüzde hâlen ülkenin en önemli ve popüler bira markalarından biri. Tsingtao Brewery Group...
Uzak Doğu’dan da iki markadan söz etmeden geçmemek gerek. Bunlardan ilki olan Snow, Çin’in en büyük ve ünlü bira markaları arasında başı çekiyor. 1993 yılında kurulan marka, yolculuğuna AB InBev ve Tsingtao Brewery Group ortaklığının bünyesinde başlamış. Keza TBG de Çin’in en eski bira üreticilerinden biri olarak biliniyor. Snow markalı biralar pilsner türünde ve genellikle tamamının içimi kolay. Özellikle Snow Beer isimli amiral gemisi bira, 2008 ve 2022 yıllarında yılın en çok satan bira markası olmuş. Fakat işin ilginç tarafı, Snow yalnızca Çin’de satılıyor. Dolayısıyla dünyanın en çok satan birası olma unvanını da yalnıza Çin’de ulaştığı satış rakamlarıyla yakalıyor.
15. Asahi
Asahi ya da tam ismiyle Asahi Breweries, 1889 yılında Japonya’nın başkenti Tokyo’da kurulan bir bira markası. Asahi Group Holdings isimli...
Asahi ya da tam ismiyle Asahi Breweries Limited ise Japonya’nın en önde gelen bira üreticileri arasında. 1889 yılında Osaka’da kurulan marka başlarda hem kahve hem de bira ürettiği için Osaka Beer Company ismini taşıyormuş. 1949 yılında Asahi ismini almış. Markanın ürün yelpazesinde hem pilsner ve lager hem de stout bira seçenekleri mevcut. Amiral gemisi biranın ismi ise Asahi Super Dry ve bu bira piyasaya sürüldüğü 1987 yılından beri Asahi’nin dünya çapında tanınması bakımından çok önemli bir rol oynuyor. 2016 yılından beri Peroni ve Grolsch markaları da Asahi çatısı altında faaliyet gösteriyor.
16. Carlsberg
Danimarka’nın en büyük bira üreticilerinden biri olan Carlsberg Group şirketinin tarihçesi 1847 yılına kadar uzanıyor. Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da Jacob Christian...
Son olarak bir de bizim ülkemizde son derece ünlü olan ve dünya çapındaki satış grafiklerine baktığımızda biraz daha geride kalan markalardan söz edelim. Bunlardan ilki olan Carlsberg, tam ismiyle Carlsberg Group/Carlsberg Breweries, 1847 yılında J.C. Jacobsen tarafından kurulmuş olan Danimarkalı bir bira markası. Merkezi Kopenhag’da yer alan şirketin ismi ise Jacobsen’in oğlu Carl’dan geliyor. Danimarka stili pilsner biralar üreten marka, aynı zamanda ilk pastörize biranın da mucidi.
1970 yılında Danimarka’daki en büyük rakibi olan Tuborg ile birleşince daha da güç kazanan Carlsberg, günümüzde 140’ı aşkın ülkede satış yapıyor. Bizim ülkemizde de 2001 yılından beri markanın ürünlerine rahatlıkla ulaşılabiliyor ve Tuborg ile yapılan iş birliği sebebiyle Türkiye’de Carlsberg biraları Türk Tuborg’un İzmir’deki tesislerinde üretiliyor. Carlsberg’in amiral gemisi birası %5 oranında alkol içeriyor ve yeşil şişesi/kutusuyla da akıllarda yer etmiş durumda.
17. Tuborg
1873 yılında Danimarka’nın başkenti Kopenhag’da kurulmuş olan Tuborg, bugün dünya çapında ün sahibi olan bir şirket ve marka. Carl Frederik...
1873 yılında kurulan Tuborg’un da Danimarka’nın en önemli bira üreticilerinden olduğunu söylemiştik. Pilsner türü biralar üreten şirket 1894 yılında United Breweries, 1903 yılında da Carlsberg ile birleşince başarı grafiğini gitgide yukarı çekmeyi başarmış. 1970 yılında tamamen Carlsberg Group çatısı altına girmiş ve faaliyetlerine hâlen bu şekilde devam ediyor. Tuborg ürünlerinin lisanslı üretimini ve satışını yapma görevi ise ülkemizde Türk Tuborg A.Ş. isimli şirkete ait. 1967 yılında İzmir’de kurulan bira fabrikası günümüzde de Avrupa’nın bu alandaki en büyük tesislerinden biri olarak gösterilen Türk Tuborg A.Ş, yılda ortalama 36 bin ton malt ve neredeyse 580 milyon litre bira üretebiliyor.
Tuborg’u çok uzun zamandır biz de tanıyor; başta Tuborg Gold, Tuborg Amber ve Tuborg Filtresiz olmak üzere ürünleriyle sıklıkla karşılaşıyoruz. 140’tan fazla ülkede faaliyet gösteren marka, 40’ı aşkın ülkede de üretim yapıyor. İzmir’deki tesiste yalnızca Tuborg ve Carlsberg ürünleri değil; aynı zamanda Skol, Vole, Venüs, Frederik ve Troy gibi biralar da üretiliyor. Keza Blanc, Weihenstephen ve Guinness gibi biraların ithalatı da Türk Tuborg tarafından gerçekleştiriliyor.
18. Anadolu Efes (Efes Pilsen)
Türkiye’de bira kültürünün ve sektörünün gelişmesinde çok önemli bir payı olan Anadolu Efes, 1966 yılında Anadolu Grubu çatısı altında kurulmuş...
Listemizin son sırasını elbette Türkiye’nin ilk bira markası olan Efes Pilsen’e ve onun üreticisi olan Anadolu Efes şirketine ayırdık. 1969 yılında üretime başlayan ve Efes Pilsen’i piyasaya süren şirket, günümüzde 17 farklı bira fabrikası ile 4 malt fabrikasına ev sahipliği yapıyor. Şerbetçiotu işleme tesisi de hâlen faaliyette olan şirket, aslında ülkemizde bira kültürünün gelişmesinde çok önemli bir rol oynadı. Hatta Türkiye’yi ilk beş litrelik fıçı bira, bir litrelik şişe bira, light bira ve kutu bira kavramlarıyla tanıştıran da Efes Pilsen’in ta kendisi. Serçe ve tombul gibi değişik isimlerle adlandırılan özel şişeleri; Efes Malt, Efes Extra ve Efes Özel Seri gibi ürün çeşitleri ile hâlen Türkiye’deki lider konumunu koruyor.
Ülkemizde epey yaygın şekilde tüketilen bir diğer bira markası olan Bomonti ve Marmara Gold da Efes’e ait. Daha önce de belirttiğimiz üzere, Miller ve Beck’s markalarının lisanslı üretimi de Anadolu Efes tarafından gerçekleştiriliyor. Efes Malt ve Efes Pilsen gibi ürünlerin alkol oranı %5. Efes Extra gibi yüksek alkollü biralarda bu oran %7,5’a kadar çıkıyor.
Sıra | İçerik | Kullanıcı Puanı |
---|---|---|
1 | Guinness | 9,5 |
2 | Pilsner Urquell | 9,5 |
3 | Heineken | 9,5 |
4 | Budweiser Budvar Brewery | 9,0 |
5 | Budweiser (Bud) | 9,0 |
6 | Corona | 9,0 |
7 | Beck’s | 9,0 |
8 | Stella Artois | 9,0 |
9 | Duvel | 9,0 |
10 | Hoegaarden | 9,5 |
Amerika Birleşik Devletleri
Bud Light: ABD'de en popüler bira markalarından birisidir ve hafif bir tat tercih edenler için idealdir.
Coors Light: Rocky Dağları'ndan esinlenerek üretilen bir başka hafif bira markasıdır.
Miller Lite: Diyet yapanlar için düşük kalorili bir seçenek olarak pazarlanır.
Birleşik Krallık
Carling: İngiltere'de en çok satan lager biradır.
Guinness: İrlanda kökenli bu koyu bira, Birleşik Krallık genelinde büyük bir popülerliğe sahiptir.
Stella Artois: Aslen Belçika menşeili olup, Birleşik Krallık'ta da yüksek tercih edilen premium bir lager biradır.
Almanya
Oettinger: Fiyat-performans oranıyla Almanya'da çok popülerdir.
Krombacher: Almanya'nın en çok satan biraları arasında yer alır.
Bitburger: Almanya'da geniş bir tüketici kitlesine sahip bir başka lager biradır.
Çin
Snow Beer: Dünya genelinde en çok satılan biralardan biridir ve özellikle Çin pazarında dominanttır.
Tsingtao: Çin'in en ünlü bira markalarından biridir ve uluslararası pazarda da tanınır.
Brezilya
Skol: Brezilya'da en çok tüketilen biralardan biridir ve hafif ve ferahlatıcı bir tada sahiptir.
Brahma: Brezilya'nın geleneksel bira markalarından biridir ve geniş bir tüketici kitlesi tarafından tercih edilir.
Rusya
Baltika: Rusya'nın en büyük bira üreticisidir ve birçok farklı bira çeşidine sahiptir.
Zhiguli Barnoe: Sovyet döneminden kalma popüler bir markadır ve nostaljik bir tercih olarak kabul edilir.
Japonya
Asahi Super Dry: Japonya'da en popüler bira markalarından biridir ve kuru bir tat profiline sahiptir.
Kirin Ichiban: Bir başka önemli Japon bira markasıdır ve özgün tatlarıyla bilinir.
Yerel ve butik bira üreticileri de özellikle bira tutkunları arasında giderek daha fazla popülerlik kazanmaktadır.
Maltlama: Bu süreçte arpa, filizlenmeye başlayana kadar ıslatılır ve sonra kurutulur. Bu işlem, arpadaki nişastaların mayalanma için gerekli olan şekerlere dönüştürülmesine yardımcı olacak enzimleri serbest bırakır.
Öğütme: Kurutulmuş malt, nişasta açığa çıkarılacak şekilde öğütülür. Bu, mayşeleme sürecinin verimliliğini artırır.
Mayşeleme: Öğütülmüş malt, sıcak su ile karıştırılarak "mayşe" adı verilen bir karışım oluşturulur. Bu süreçte nişasta, şekerlere dönüştürülür. Sıcaklık, mayşeleme sürecinin farklı aşamalarında değiştirilerek, farklı türdeki şekerlerin oluşumu kontrol edilir.
Kaynatma: Şeker bakımından zengin sıvı (şerbet), şerbetçiotu eklenerek kaynatılır. Şerbetçiotu, biraya özgü acılığı ve aroma katmanın yanı sıra antiseptik özellikleriyle biranın raf ömrünü uzatır. Kaynatma süresi ve kullanılan şerbetçiotu miktarı ve türü, biranın acılık ve aroma profillerini belirler.
Soğutma: Kaynatıldıktan sonra şerbet, mayalanma sıcaklığına kadar hızla soğutulur. Bu, istenmeyen mikroorganizmaların çoğalmasını önlemek ve maya için uygun bir ortam hazırlamak içindir.
Mayalanma: Soğutulan şerbet, maya eklenerek fermente edilir. Maya, şerbetin şekerlerini alkol ve karbondioksit gazına dönüştürür. Mayalanma süresi ve koşulları, üretilen biranın türüne göre değişir. Mayalanma sonrası, bira genellikle olgunlaşması için bir süre dinlendirilir.
Filtreleme ve Paketleme: Olgunlaşan bira, istenmeyen kalıntılardan arındırılmak üzere filtrelenir ve ardından şişe, fıçı veya kutu gibi ambalajlara doldurulur. Bazı biralar, şişede ikinci bir mayalanma için ek maya ve şeker eklenerek şişelenir.
Bu süreç, biranın çeşidine, istenilen aroma ve lezzet profillerine göre değişiklik gösterebilir. Modern bira üretiminde, üreticiler farklı malzemeler, maya türleri ve üretim teknikleri kullanarak çok çeşitli bira stilleri yaratırlar.
Benim sıralamam;
Budwiser (Bud), Corona, Tuborg Malt ve Efes'tir. (İlk göz ağrımız, yazmadan geçemezdim)
Afiyetle.