Çaylar ve Çay Tarifleri
Günümüz çağında dünya çapında sudan sonra en çok tüketilen içecek, çay. Tarihçesi yaklaşık beş bin yıl geriye uzanan bu popüler içecek, kendi içinde de birçok farklı alt türe ayrılıyor. Yapılan araştırmalar Türkiye’nin dünyada kişi başına en fazla miktarda çay tüketen ülkesi olduğunu gösteriyor. Hal böyle olunca çay tarifleri de bir hayli çeşitleniyor. Her ne kadar çaylar ve çay tarifleri sayısı çok fazla olsa da ülkemizde siyah çayın tahtı kolay kolay sarsılacak gibi değil. Fakat değişik tatları denemeyi sevenler için çay tarifleri seçenekleri son derece fazla. Peki, çay türleri neye göre birbirinden ayrılıyor? Ödem atıcı çaylar ya da adet söktürücü çaylar hangileri? Rahatlamak için hangi çaylar içilir? Gelin, bu soruları tek tek yanıtlayalım ve çay türleri içinde kısa bir yolculuğa çıkalım.
Çay Türleri Nelerdir?
Çay türleri dendiğinde birçoğumuzun aklına hemen en az on farklı seçenek gelir. Ancak çay çeşitleri ayrımını birkaç farklı başlıkta değerlendirmek mümkün. Bitki çayları ve meyve çayları zaten aslında gerçek çayla ilgisi olmayan içecekler. Sıcak suda demlenerek hazırlanmaları sebebiyle hepsi çay olarak adlandırılıyor. Ancak esasen gerçek çay türlerinin tamamı aynı bitkinin yapraklarından elde ediliyor. Camellia Sinensis isimli bu bitki, çay bitkisi olarak da adlandırılıyor.
Çay bitkisinin yapraklarının farklı işlemlere maruz bırakılması sonucunda ortaya çıkan toplamda altı çeşit çay türü mevcut. Fakat günümüzde demleme teknikleri ve mutfak kültürleri çok daha fazla olduğu için, dünya genelinde 1500’ü aşkın çay türü olduğu tahmin ediliyor. Peki, ana çay türleri ve bunların dışında çok yaygın şekilde tüketilen çay çeşitleri hangileri? Gelin, farklı türleri kısa başlıklar halinde inceleyelim. Daha detaylı bilgiler almak için Çay Çeşitleri isimli rehberimize de göz atabilirsiniz.
- Beyaz Çay: Camellia Sinensis bitkisinin yapraklarının toplandıktan sonra doğrudan kurutulması sonucunda elde edilen beyaz çay, genellikle bitkinin genç yapraklarından ve tomurcuklarından oluşuyor. Kurutulan yapraklar sıcak suda demlendiğinde, düşük düzeyde işlem görmesi sayesinde yaprakların suya verdiği renk de açık oluyor. Beyaz çay ana çay türleri içinde en hafif aromalı ve az miktarda kafein içeren alternatif.
- Yeşil Çay: En çok tüketilen çay türleri arasında ikinci sırada yer alan yeşil çay, bitki yapraklarının toplandıktan sonra ısıya maruz bırakılması sonucunda kurutulmasıyla elde ediliyor. Bu sayede yapraklar okside olmuyor ve yeşil çaya yeşil renginin verilebilmesi sağlanıyor. Kateşin ve polifenol bakımından zengin olan yeşil çay, ödem atıcı çaylar arasında da en çok tercih edilen alternatiflerden biri.
- Siyah Çay: Dünyada açık ara en çok tüketilen çay türü olan siyah çay, bitki yapraklarının kurutulurken okside olması sebebiyle koyu bir renge sahip. Yeşil ve beyaz çay türlerine kıyasla daha fazla işleme maruz bırakıldığı için daha düşük antioksidan ve daha yüksek kafein içerikli.
- Oolong Çayı: Camellia Sinensis bitkisinin yalnızca olgun yapraklarının kısmi düzeyde okside edilmesiyle hazırlanan Oolong çayı, yeşil ve siyah çay arasında kalan bir tada ve yoğunluğa sahip. Oksidasyon düzeyi değişkenlik gösterebiliyor ve özellikle Asya ülkelerinde yaygın şekilde tüketiliyor.
- Pu’erh Çayı: Çay türleri içinde yer alan ana başlıklardan bir diğeri olan Pu’erh çayı ise çay bitkisinin hem yapraklarından hem de gövdelerinden elde ediliyor. Toplanıp kurutulan yaprak ve gövdeler, karanlık odalarda ya da büyük kutularda yüksek neme maruz kalmaları sonucunda fermente ediliyor. Fermantasyon işlemi uygulanmadığı takdirde, bitkinin preslenerek kurutulması da mümkün. Pu’erh çayı ne kadar bekletilirse kalitesi ve tadı da o kadar zenginleşiyor.
- Matcha Çayı: Ödem attıran çaylar kategorisinde gösterilebilecek bir diğer seçenek olan matcha çayı, yeşil çayın bir alt türü. Anavatanı Japonya olan bu çay türü, yeşil renkli bir tozun suyla karıştırılması sonucunda hazırlanıyor. Bu toz da Camellia Sinensis bitkisinin yapraklarının bir dizi özel işlemle hasat edilmesi ve öğütülmesi neticesinde elde ediliyor. Matcha çayını hem suyla hem de sütle hazırlamak mümkün. Süt tercih edildiği takdirde ortaya matcha latte denen içecek çıkıyor.
- Kombuça Çayı: Kombucha isimli bir mantar türünün genellikle şeker, çay ve bazen de alkol içerikli bir solüsyonda bekletilmesiyle elde edilen kombuça çayı, Çin ve Nepal gibi ülkelerde son derece yaygın şekilde tüketiliyor. Solüsyonda bulunan şeker ve/veya alkol aslında fermantasyon sürecini sağlıyor ve bu süreçte alkol uçuyor.
- Earl Grey: İngiliz mutfağının vazgeçilmez içeceği olan Earl Grey, adını eski İngiliz başbakanı Charles Grey’den almış. Bergamot yağı ya da aromasıyla siyah çayın buluşması olarak adlandırabileceğimiz bu versiyon, turunçgil aroması içeren çayları sevenlerin favorisi.
- Masala Çayı: Değişik çay tarifleri arayanların hemen ilgisini çekebilecek olan Masala çayı, Hint kültüründe son derece önemli bir yere sahip. İçerisinde siyah çayın yanı sıra; kakule, karabiber, yıldız anason, karanfil tohumu ve kabuk tarçın gibi envai çeşit baharat mevcut. Sıcak suda kaynatılmasının ardından içine süt de eklenen çay, isteğe bağlı olarak bal ve şeker konarak tüketilebiliyor.
- Hibiskus Çayı: Çay türleri içinde en yaygın tercih edilen seçenekler arasında ilk sıralarda elbette bitki çayları var. Hibiskus çayı da egzotik hibiskus bitkisinin parlak kırmızı renkli çiçeklerinden elde edilen bir lezzet. Demlenen çayın rengi de çiçeklerden ötürü yakut kırmızısı oluyor. Hibiskus vücutta östrojen düzeyini etkileyebildiği için, emzirme ve hamilelik dönemlerinde doktora danışmadan kullanılmaması büyük önem taşıyor.
- Rooibos Çayı: Güney Afrika’dan dünyaya yayılan çay çeşitleri arasında yer alan rooibos çayı, aynı isimli bitkinin yapraklarından elde edilen bir tür. Yaprakların kurutulma sürecine bağlı olarak rengi ve tadı da değişiyor. Yaprakların hem toplandıktan sonra doğrudan kurutulması hem de fermente edilmesi mümkün.
- Da Hong Pao Çayı: Gramı yaklaşık 1500 dolar eden Da Hong Pao çayı, çay çeşitleri içinde dünyanın açık ara en pahalı ve değerli üyesi. Bir demliği ortalama 10 bin dolardan fazla ediyor. Çin’in Wuyishan isimli dağlık bölgesindeki bitki fidelerinden ve yapraklarından elde edilen çay, bu bölgenin yağmur sularıyla beslenen ve mineral bakımından zengin toprakları sayesinde de kıymet kazanıyor.
- Lapsang Souchong (İsli Çay): Çay çeşitleri içinde ismini anacağımız son seçenek olan Lapsang Souchong ise dilimizde genellikle isli çay olarak anılıyor. Camellia Sinensis isimli çay bitkisinin yapraklarının, çam ağacı kökleriyle soldurulması ve ahşap fıçıların içinde okside edilmesi sonucunda hazırlanıyor. Çayı hazırlamanın son aşaması okside olan yaprakların tavada kavrulması olduğu için, kendine has isli bir tada kavuşuyor.
Soğuk Algınlığına İyi Gelen Çaylar Hangileri?
Çay çeşitleri soğuk algınlığı ve grip gibi solunum yolu rahatsızlıklarında öksürük ve benzeri semptomları hafifletmeye yardımcı olması için tercih edilebilir. Ancak hiçbir çay türünün tek başına bir tedavi yerine geçemeyeceğini, ancak antioksidan ve besin değeri içerikleri sebebiyle tamamlayıcı etki sağlayabileceğini belirtmek gerekir. Soğuk algınlığına iyi gelen çaylar arasında adaçayı, papatya, nane limon, ıhlamur, kuşburnu ve zencefil gibi seçenekleri saymak mümkündür. Zencefil çayı antienflamatuar özelliği sayesinde tercih edilebilir. Nane limon boğaz ağrısını hafifletmeye ve öksürüğü azaltmaya yardımcı olabilir. Antibakteriyel özelliğe sahip olan adaçayı da boğaz ağrısına iyi gelen çaylar arasındadır. Ihlamur, papatya ve kuşburnu gibi seçenekler de aynı sebeplerden ötürü bu tip rahatsızlıklar esnasında tüketilebilir ve öksürüğe iyi gelen çaylar arasında değerlendirilebilir. Gribe iyi gelen çaylar arasında da aynı seçenekleri sayabiliriz.
Soğuk algınlığına iyi gelen çaylar içilirken içlerine kontrollü miktarda limon, bal ve/veya karabiber eklenmesi de mümkündür. Ancak eğer rahatsızlık semptomlarınız uzun süreli ya da ciddi düzeydeyse mutlaka bir sağlık profesyonelinden yardım almanız ve tedavi sürecini takip etmeniz gerekir. Hastalık süresince yeterince dinlenmek ve uyumak, sağlıklı beslenmek ve bol su içmek de iyileşmeyi hızlandırmak açısından büyük önem taşır.
Adet Söktürücü Çaylar Hangileri?
Adet söktürücü çaylar başlığında internette karşınıza birçok farklı bitki çayı seçeneği çıkabilir. Ancak bu başlıkta herhangi bir çay türü tercih etmeden önce, herkesin vücudunun, hormonal dengesinin ve rahatsızlıklarının farklı olduğunun hatırlanması gerekir. Adet düzensizliği ve benzeri problemler, birçok farklı hastalıktan ya da dönemsel etmenden kaynaklı olarak meydana gelebilir. Örneğin, hormon dengesizlikleri sebebiyle yaşanan adet düzensizliği herhangi bir bitki çayının tüketimiyle değil, ancak doktorunuz tarafından oluşturulabilecek bir hormon tedavisi eşliğinde çözüme kavuşturulabilir. Bu sebeple eğer adet düzensizliği yaşıyorsanız mutlaka doktorunuza danışmalı ve gerekli gördüğü testleri yaptırmalısınız.
Eğer doktorunuz da bir sakınca görmezse adet söktürücü çaylar kategorisinde yer alan çay türlerini kontrollü miktarda tüketebilirsiniz. Adet söktürücü çaylar arasında genellikle papatya çayı, rezene çayı, civanperçemi çayı, tarçın çayı, zencefil çayı, biberiye çayı, kekik çayı ve adaçayı gibi seçenekler gösterilir.
Sakinleştirici Çaylar Hangileri?
Stresli ya da uykusuzluk problemi çekilen dönemlerde sakinleştirici çaylar olarak da bilinen bitki çaylarından destek almak mümkündür. Ancak bu başlıkta da ilk olarak şu uyarıyı yapmak gerekir: Stres ve uykusuzluk gibi faktörler ciddi düzeyde seyrettiği takdirde psikolojik ya da fiziksel tedaviler gerektirebilir. Her iki faktör de uzun vadede kişilerin hayat kalitesini ciddi ölçüde düşürebilen ve genel sağlık açısından risk teşkil eden problemlerdir. Bu nedenle sakinleştirici çaylar ya da uyku getiren çaylar seçeneklerinden yardım almanın yanı sıra, uzun süreli stres ve uykusuzluk yaşadığınız takdirde mutlaka doktorunuzdan destek almanızı tavsiye ederiz.
Uyku yapan çaylar ya da sakinleştirici çaylar kategorisinde papatya çayı, melisa çayı, nane çayı, rezene çayı, adaçayı ve lavanta çayı gibi seçenekleri sayabiliriz. Özellikle papatya çayı uyku getiren çaylar kategorisinde en çok tercih edilen seçeneklerden biridir. Melisa çayı ve rezene çayı da sindirim sistemini rahatlatmak, sinir sistemini yatıştırmak ve kişiyi daha dingin bir ruh haline kavuşturmak başlıklarında yardımcı etki sağlayabilir. Ancak bu tip çayların başta hamilelik, hastalık ve emzirme gibi dönemler olmak üzere; tüm zamanlarda kontrollü ve bilinçli tüketimi son derece önemlidir. Özellikle hâlihazırda bir tedavi görüyorsanız, hamileyseniz ya da bebeğinizi emziriyorsanız herhangi bir bitki çayını tüketmeden önce doktorunuza danışmanızı tavsiye ederiz.
Soğuk Çay Tarifleri Nelerdir?
Soğuk çay tarifleri aslında sıcak olarak tüketime uygun tüm çay çeşitlerinin demlendikten sonra soğutulması sonucunda hazırlanabilir. Başka bir deyişle, siyah ve yeşil çay gibi çay türlerinin yanı sıra, bitki ve meyve çaylarını da demledikten sonra soğutabilir ve farklı malzemelerle karıştırarak özgün tariflere ulaşabilirsiniz. Meyve ve bitki çayı demlemenin püf noktaları hakkındaki ipuçlarına göz atmak için Bitki Çayı Nasıl Yapılır isimli rehberimizi incelemeniz yeterli. İngilizcede iced tea olarak adlandırılan buzlu çay tarifleri genellikle siyah, yeşil ya da beyaz çay kullanılarak hazırlanır. Herhangi bir meyve ya da bitki çayını demledikten sonra bol buzla karıştırarak soğuk çay tarifleri elde edilebileceği gibi, beyaz çay ve şeftali gibi farklı kombinasyonlar oluşturmak da mümkündür.